Edgar Wright’ın hem yazar kadrosunda yer aldığı hem de yönetmenlik koltuğunda oturduğu yapım, hiç şüphesiz sinema dünyasının en yenilikçi yapımları arasında yer almaktadır. Kanadalı çizer Bryan Lee O’Malley‘nin Scott Pilgrim adlı çizgi romanından uyarlanan film, özellikle modern gençliğini tasvirini sunan modern bir yapım olarak izleyicinin karşısına çıkar. Edgar Wright’ın kendine has kurgu ve anlatı tarzıyla izleyiciye seyir zevki yüksek bir film izleme deneyimi sunmakla birlikte Michael Cera, Anna Kendrick ve Mary Elizabeth Winstead gibi isimlere de oyuncu kadrosunda yer vermektedir.
Türler Arasında Sinema Deneyimi
Çizgi roman ve sinema sanatının bir birleşimi olarak izleyicinin karşısına çıkan yapım; komedi, aksiyon, bilim kurgu ve macera gibi pek çok türün harmanlanmasından meydana gelmektedir. Sinema mizanseni içerisinde izleyiciye ikiye, üçe ve sahnenin dinamiğine bağlı olarak dörde bölünen sahnelerle adeta bir çizgi roman deneyimi yaşatmaktadır. Diğer bir yandan video oyunlarına ve rock’n roll estetiğine yönelik unsurları da bünyesinde barındıran film oldukça dinamik bir kurgu örneğidir de aynı zamanda. Filmde kullanılan canlı, değişken ve parıltılı renk paletinin yanı sıra atari, playstation oyunlarından bilinen efektler filmde yer almaktadır. Yenilen her bir düşmanın sonrasında etrafa para saçması ve bunun karakterin, Scott’ın hanesine bariz bir şekilde puan olarak yansıması bu duruma örnek oluşturmaktadır. Çerçeve sürekli olarak “vs., K.O, can barı” vb. efektler ve göstergelerle doldurulmakta hatta pek çok video oyunundan aşina olunan “Finish him” ifadesinin bir dövüş oyunundaymışçasına dış ses olarak filmde yer alması da örnekler arasındadır.
Günümüz Gençliğinin Yansıması
İnternet, video oyunu, bilgisayar, playstation gibi teknolojik gelişmelerle beslenen günümüz gençliği; arkadaş ilişkileri, karşı cinsle ilişkiler ve popüler müzik zevkleri ile sürekli olarak vurgulanmaktadır. Scott’ın Ramona Flowers ve Knives Chau ile arasındaki ilişki günümüz ilişkilerindeki değişken, çeşitli ve toksik sorunların bir göndermesi olarak yorumlanabilirken, Scott’ın ev arkadaşı Wallace’ın eşcinsel bir birey olması aslında günümüz gençliğinin farklılıklara yönelik anlayışına vurgu yapmaktadır. Diğer bir yandan rock müzik türünün filmde yalnızca dinamizmi destekleyen ve duyguları sembolize eden bir öge değil, yine günümüz gençliğinin favori müzik türlerinin başında gelmesinden kaynaklı bir temsiliyetinin olduğunu söylemek de mümkündür. Son olarak, filmde yine günümüz gençliğinde sıklıkla rastlanmaya başlanan vegan beslenme alışkanlığına yönelik bir temsil de bulunmaktadır. Scott’ın mücadele etmesi gereken eski kötü arkadaşları listesinden biri olarak yer alan karakter, hem aksiyon unsurunu desteklemekte hem de vegan beslenme alışkanlığına yönelik ince mizahi göndermelerle filmin komedi türüne destek olmaktadır.
Süper Kahraman Filmlerine Alternatif olarak Anti Kahraman Scott
Öncelikle Scott Pilgrim karakteri izleyicilerin pek çok süper kahraman filminden aşina olduğu üzere iyiliğin bir temsili, saf iyi ve beyaz olarak izleyicinin karşısına çıkmaz. Kendisi gri bir karakter olarak aynı zamanda gerçekçi bir tasarımın sonucudur denebilir. Scott filmde kendi ağzından sürekli olarak hatalarını, yanlışlarını bir özür şeklinde dile getirmektedir. Ancak, filmin özellikle başlarında süper kahraman filmlerindeki klişeye yönelik olarak karakterimiz ezik, utangaç ve sıkılgan olarak tanıtılır. Diğer bir yandan Scott’ın bu kişilik özelliklerinin filmin geneline yayılması süper kahraman filmlerine yönelik bu klişenin bir eleştirisi olarak da okunabilir.
Sinema Dilinin Sınırlarını Zorlayan Yönetmen Edgar Wright
Her ne kadar film içerisindeki dinamik kurgunun, kamera ve optik hareketlerin yönetmen Edgar Wright’ın diğer bilinen pek çok filmi ile tutarlılık gösterdiğini söylesek de sinematografik açıdan son derece zor bir kimya kurmuş ve izleyicinin ilgisini çekmeyi başarmıştır. Film zaman zaman çizgi roman, zaman zaman video oyunu ve zaman zaman da müzikal bir film estetiği ile içinde birden fazla türü barındırmakta ve izleyiciye söz konusu türler arasında serbest bir geçiş imkanı sunmaktadır. Sinema sanatına yönelik anlatıyı bir anlamda tehlikeye sokan bu durum yazar kadrosunun ve yönetmen Edgar Wright’ın başarılı dokunuşlarıyla izleyiciye çağdaş sinema anlatısının da ötesinde bir anlatı örneği sunmuştur. Senaryo en temelde Scott’ın ideal olarak değerlendirdiği kız arkadaşına giden yolda onu elde etmek uğruna vermesi gereken mücadeleler etrafında şekilleniyor. Mary Elizabeth Winstead’ın canlandırdığı Ramona Flowers’a giden yolda savaşması hatta yenmesi gereken “7 kötü eski erkek arkadaş” ilk bakışta tamamen bir video oyunu görünümünde olabilir -özellikle sinematografideki yer alan bu ifadeyi destekleyici unsurlarla birlikte düşünüldüğünde- Ancak, Scott’ın vermesi gereken duygusal mücadele, karakter gelişimi ve değişimi filmi bir oyun mekaniğinden kurtarıp sinema sanatına yaklaştırmaktadır.
Scott Pilgrim Takes Off
Öncelikli olarak çizgi roman uyarlaması bir sinema filmi olarak izleyenlerin beğenisini kazanan yapım bu kez de bir mini anime dizisi olarak sevenleriyle buluşuyor. Sekiz bölümden oluşan filmde Michael Cera ve Mary Elizabeth Winstead’ın da dahil olduğu oyuncu kadrosu aynı şekilde bu kez de mini seride yer alıyor. Hayranlarını bir kez daha ekran başına toplayan yapım bizim için hikayenin meraklılarına bir öneri niteliğindedir.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz:
Kaynakça
Öne çıkarılmış görsel: Web
keremakca.net “İnteraktif Bir Başyapıt”. Erişim: 18.05.2024. Web
filmhafizasi.com “Scott Pilgrim vs. the World (2010)”. Erişim: 18.05.2024 Web
